Yıllar geçtikçe, iletişim medyası hızla gelişti. Radyonun yerini video aldı. Artık masaüstü bilgisayar yeni nesil için adeta külüstür bir araba. Çok yakında Messenger, E-postanın tahtını ele geçirecek.
Bu üç iddia herkesin aklının bir köşesinde bulunuyor. Üç iddianın doğruluğu bir dereceye kadar kanıtlandı, ancak henüz tam olarak gerçekleştirilmedi. Bir değişim içinde olsalara da hala hayatımızda varlar. Hala arabada radyo dinliyoruz ve çoğumuz için e-posta hala birincil satış kanalı.
Bu iddiaların gerçek olduğu doğru fakat sık sık abartılıyorlar. Bugün, e-ticaret pazarlama dünyasındaki başka bir iddiayı incelemek istiyoruz. “E-ticaretin yerini sosyal/konuşarak ticaret alacak.” Peki bu gerçekten mümkün mü? Hadi bunu biraz inceleyelim.
Sosyal Ticaret Yoluyla Müşterilerle İlişkiler Kurmak
Sosyal ticaretin en önemli unsuru konuşarak ticarettir.
Konuşarak ticaret, şu anda ne olduğu veya neden önemli olduğu konusunda fazla açıklama yapılmadan kullanılan bir terim.
“Benden satın alın!” sloganının temel olduğu, e-posta kampanyaları, ücretli reklamlar ve hatta blog gönderilerinde alıştığımız tek yönlü pazarlamadan çok farklı bir yöntem çünkü müşterileri aktif olarak sürece dahil ediyor.
Sosyal medyanın yükselişi, markalar ile müşterileri arasındaki bağı derinleştirdi.
Anonim kullanıcılara düzenli olarak jenerik mesajı atmak artık iyi pazarlama olarak kabul edilmiyor. Bunun yerine, iyi pazarlama artık iyi bir iletişim ve gerek bağ kurmakla ilgili.
Müşterilerin %87’si satın aldıkları markalarla daha anlamlı ilişkiler kurmak istiyor. Ve kişisel veya profesyonel olsun, her türlü ilişkiyi geliştirmenin en iyi yolu konuşmaktır. İyi sosyal ticaret, kullanıcılarla bu konuşmaları oluşturmak için otomasyonu kullanır. Mantıklı bir satın alma kararına yönlendirmek için müşterilerle marka sesleri ve varlıklarıyla bağlantı kurar.
Ve sadece satın alma işlemini satın alma adına yönlendirmek için değil, aynı zamanda kullanıcının kendileri için doğru ürünü bulmasına yardımcı olmak için. İşte bu sosyal ticaretin uzmanlığıdır.
E-ticaretin yetersiz kaldığı üç temel alana hitap eder:
- Hızlı ve anında yanıt vermek
- Kullanıcılara yalnızca bir şey satmaya çalışmak yerine doğru ürüne rehberlik eden kişisel sohbetler sunmak
- Giderek artan sayıda kullanıcının tercih ettiği kanalların kullanımı
Sosyal medya ağları büyüdükçe, kullanıcı beklentileri de değişti. Sosyal bağlantı, her zaman çevrimiçi bir zihniyete yol açtı. Müşterileriniz günün her saati yanıt bekliyor. Ne zaman olursa olsun hızlı yanıtlar istiyorlar. Ve eğer, ortalama e-ticaret yanıt süreniz 12 saat civarındaysa, bu müşterileriniz için kesinlikle çok yavaştır.
Kendinizi müşterilerinizin yerine koyarsanız, aslında bu tamamen mantıklı. En sevdiğiniz markanın mağazasında beğendiğiniz bir tişört bulduğunuzu hayal edin. Ancak en sevdiğiniz renk olan kırmızı seçeneği tükenmiş. Ne zaman stokta olacağını görmek için onlara bir e-posta atıyorsunuz ve en az 12 saat boyunca hiçbir şey haber almıyorsunuz.
Sadece oturup bekleyecek misin? Yoksa diğer mağazaları mı kontrol edeceksiniz?
İkincisi, değil mi? Çünkü bu size daha hızlı bir çözüm verecek. Uzun bekleme süreleri, satış süreçlerinizin en büyük düşmanıdır.
Otomatik yanıtlar ve ödeme işlemleri, sosyal ticaretin önemli bir unsurudur ve pazardaki bu büyük ihtiyaca cevap verir.
ChatBotsLife, geleneksel bir e-ticaret hunisine karşı otomatikleştirilmiş bir sosyal ticaret sohbet botunun sayılarını karşılaştırdı ve dönüşümlerin 35 kata kadar daha yüksek olabileceğini keşfetti.
Daha hızlı, otomatik yanıtlar için süreçlerinizi basitleştirerek satışları 35 katına çıkarabilirsiniz.
Bu, müşterilerin bir markadan satın alıp almadıkları konusunda kilit karar verici olarak duyarlılığı listeleyen SproutSocial araştırmasıyla desteklenen bir istatistiktir.
Sosyal Ticaret E-ticaretin Yerini Alabilir mi?
Sosyal ticaretle ilgili histeriye kapılmak kolaydır. Ancak kullanım sayılarının, istatistiklerin ve çalışmaların tamamen doğru olduğuna ve sosyal medya ticaretinin nihai e-ticaret yolu olacağına inanmak iyi bir fikir değildir!
Örneğin Marvel, yüzde 58’lik bir dönüşüm oranına sahip. Müşteriler sosyal medyada bir ürün gördüklerinde, e-ticaret yoluyla satın alanların %2,86’sına kıyasla, %11’i hemen satın alıyor. Ortalama sipariş değeri ağa bağlı olarak 65 dolara kadar yükseliyor.
Bunlar etkileyici rakamlar, değil mi?
Ancak bu, e-ticaretin sosyal medyadaki ana avantajı veya insanların bundan bahsetmesinin ana nedeni de değildir. Dijital pazarlamayla ilgili en ciddi sorunlardan biri, özellikle e-ticaret için, yanıt verme hızı veya daha doğrusu yanıtların eksikliği.
Kullanıcı beklentileri sosyal medya ağlarına yöneldi ve popülerliği arttı. Otomatik yanıtlar ve ödeme işlemleri, sosyal e-ticaretin önemli bir parçası ve pazardaki önemli bir boşluğu dolduruyor.
Otomatik bir sosyal ticaret sohbet botunun dönüşüm oranları, geleneksel bir e-ticaret hunisiyle karşılaştırıldığında, dönüşüm oranlarının 35 kata kadar daha yüksek olabileceğini keşfedildi.
Herhangi bir endüstri, gelişme sayesinde büyür. Sosyal Ticaret ve bunun parçası olan konuşarak ticaret, bu yeni gelişmelerden biridir. Bu yüzden sosyal ticaret, e-ticaretin yerini alacak demek yanlış bir düşünce olur. Bu, aslında, çevrimiçi satışın bazı kısımlarını süper ve son derece basit hale getiren bir eklentidir.
Bunu, PPC reklamları, e-posta pazarlaması ve hatta içerik pazarlaması gibi düşünün. Mağazanızın daha fazla satış yapmasına yardımcı olacak yöntemlerdir ve bunların hiçbiri kendi başlarına bütün bir yöntem değillerdir.
Sosyal ticaretin gücü, düşük maliyetli ürünler satmayı ideal kılan modern yolculuktadır.
İnsanlar satın alacakları ürünler için sosyal medyada gezinmeyebilir, ancak istedikleri veya ilgilerini çekebilecek bir şey karşılarına çıkarsa ve fiyatı uygunsa, bunu görmezden gelmek onlar için biraz zor olacaktır. Ve e-postalarını alırsanız, sosyal medyada ürünleri tanıttıktan sonra, e-posta aracılığıyla pazarlama yapmaya da devam edebilirsiniz.
Sosyal ticaret ilk adımı kolaylaştırır, ve sonraki adımlarda mevcut pazarlama yönteminize devam edebilirsiniz.
Sosyal ticaretin e-ticarete göre bazı temel faydalar sağladığı bir gerçek. Bunların başında satın alma kolaylığı geliyor. Müşterilerin dikkat süreleri azaldıkça, satın alma yolculuğunu iki tıklamaya düşürmek her zaman işe yarar.
Ancak asıl soru şu, sosyal ticaret her zaman bir eklenti olarak kalacak mı?
Gelecekte Sosyal Ticaret E-ticaretin Yerini Alacak mı?
Belki.
Bunu kesin olarak kimse bilmiyor, ancak farklı sosyal ticaret kampanyalarından bazılarına bakarsanız, bir e-ticaret mağazasının birçok özelliğini yenilemeye doğru bir eğilim olduğu görülebiliyor.
Örneğin Çin marketlerine bir göz atalım. Sosyal ticaret söz konusu olduğunda Çin, batının yıllarca önünde bulunuyor. Mobil destekli alışverişi hem gerçek dünyaya hem de çeşitli sosyal kanallarına entegre etmede başarılılar. Ve hatta bu o kadar etkili oldu ki, sosyal ticaret gelirinin yıl sonuna kadar 170 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor.
Sosyal ticaret, e-ticaretin yerini tamamen almasa da gelecekte hayati bir role sahip olacağı ortada. Mevcut e-ticaret stratejilerine önemli bir ekleme olacak. Fakat bunun ilerisine gidebilir mi şüphelerimiz var. Daha fazla kar yapmanıza fayda sağlayacağı kesin ve muhakkak markanız için edinmeniz gereken bir eklenti, fakat kendi başına yeterince etki sağlamayabilir.
Bu konu hakkında sizin düşüncelerinizi de duymak isteriz. Yorumlara fikirlerinizi eklemeyi unutmayın!